Nevrâ Arapçada ışıklı, parlak anlamına gelir. Ancak Nevrâkop isminin tam olarak nereden geldiği konusunda kesin bir bilgi mevcut değildir. Bazı tarihçiler bunun Nevra Kubbe (Işıklı Kubbe)'nin bozulmuş bir şekli olduğu bahsetmektedirler. Bulgaristan egemenliği döneminde 1951 yılına kadar Nevrokop olan şehrin adı daha sonra, Makedonya sorununun çözümü için örgüt kurmuş çetecilerden biri olan Bulgar ideolog ve devrimcilerinden Gotse Delçev yapılmıştır
Gotse Delçev, dağlık bölgede bulunmaktadır. Batıda; Pirin dağı nın güneydoğu eteklerinde doğuda; Rodop dağları'nın güneybatı bölümünü oluşturan Dubraş dağı'nın güneybatı eteklerinde bulunmaktadır. Karasu Nehri'nin vadisinde, onun sağ kolu olan Nevrâkop deresinin kıyısında yer almaktadır.
Yunan sınırından 22 km kuzeyinde, Bansko'nun 51 km güneyindedir. Blagoevgrad'dan 112 km, Sofya'dan ise 212 km uzakta kalmaktadır. Karayolları kavşağıdır. Kent yakınında sıcak su kaplıcaları (Bansko) yer almaktadır.
Şehir merkezinin yakınlarında Dalmaçyalıların zafer kutlamaları için İ.S. II. yy.da Romalılar tarafından kurulmuş şehir surları kalıntıları vardır. Şehrin adı Nikopolis ad Nestrum idi. 1986'da bütçe eksikliğinden durdurulan arkeolojik kazılara tekrar başlanmıştır.
Bugünkü şehir merkezi ise XV. yy.da Osmanlılarca kurulmuştur. İlk kez 1445'den itibaren 525 numaralı osmanlı tahrir defterlerinde bahsedilen yerleşim‚ 137 haneli büyük bir hristiyan köyü olarak tanımlanır. Yaklaşık 600 kişilik nüfusuyla bölgenin en büyük yerleşimidir. Bundan sonra Nevrâkop inanılmaz hızlı bir biçimde gelişir ve bir yüzyıl içinde müslümanların çoğunlukta olduğu bir şehire dönüşür. 1453-1454 yıllarında Osmanlı vergi memurları 265 hristiyan 12 müslüman hane olmak üzere toplam 1250 nüfus kaydederler. 1454-1517 yılları arasında önemli değişim gözlenir. Bulgar hristiyan köylerine müslümanlar ve Anadolu'dan yörükler yerleşmeye başlar. 70 numaralı Osmanlı Tahrir defterinde 1517 yılında 167 müslüman hanesiyle birlikte 319 hristiyan haneden yani toplamda 2070 nüfustan oluşan hane sayımından bahsediliyor. Yerleşim 1445'te %4 müslüman nüfustan oluşurken 72 yılda müslüman nüfusu çok önemli bir artışla %34 oluyor. Müslüman sayısının artışı 1529 yılının 167 numaralı Tahrir defterinde açık olarak gözüküyor. Müslümanlar 281 haneye, hristiyanlarsa 385 haneya ulaşıyorlar. Bunun anlamı 4000 nüfus ile %42'si müslüman olan bir şehir haline geldi. 1569/70 yılının tahrir defterlerinde ise daha farklı bir eğilim gözleniyor. 1529 yılından sonraki 14 yıl boyunca oran değişiyor. Hristiyanlar 186 haneya düşerken, müslümanlar ise daha yavaş artarak 318 haneye çıktılar. 1569/70 yılının kayıtları köyden bir göçün gerçekleşmiş olduğunu gösteriyor. Bunun sonucunda şehir nüfusundaki müslüman oranı %63 oluyor. Mahalle sayısı da aynı eğilimi betimliyor: 1529 yılında 5 müslüman, 13 hristiyan mahallesi varken 1569'da 13 müslüman 6 hristiyan mahallesi oluyor.
Nevrâkop'a Rumeli Beylerbeyi Karaca Paşanın oğlu Mehmet bey okul ve cami yaparak şehrin gelişmesinde katkıda bulunuyor. Karaca Paşa 1456'da Belgrad'a vefat ediyor. Oğlu Mehmet bey muhtemelen (onun mimari tarzını gösterdiği için) 1480-90 yıllarında Camii yapıyor. 1512'de ölümünden biraz önce Sultan II. Bayezid in favorisi, Koca Mustafa Paşa, Nevrâkop'a okul ve hamam ile birlikte bir cami daha yaptırıyor (Bu yapılara 1529 yılının tahrir defterlerinde bahsediliyor). Kayıtlara göre Mehmet bey Karasu Nehri üzerine bir köprü yaptırmış ve onun idame masrafını Nevrâkop ve Drama'daki 10 su değirmeninin, Selanik'teki 50 dükkân ve odanın -Filibe'deki önemli mülkler gibi- (toplam herşeyin tutarı 57.000 akçe ediyordu) yıllık kirasına karşı devretmiştir. Koca Mustafa Paşa'nın Nevrâkop'daki yapıtları Rumeli'deki farklı yerlerin önemli vakıf mallarından finanse edilmişti. Nevrâkop'un kazalarından 5 köy de aynı yerden finanse ediliyordu.
1565 yılının 6 numaralı Mühimme defteri'ndeki tanımlanan emirle, Nevrâkop'da yeni Camii ihtiyacı sorunu Sultan Süleyman'ın oğlu Şehzade Mehmet'in anısına yaptırdığı camii ile son bulur. 1569/70 yılının tahrir defterleri de Nevrâkop'un islami bir merkez olarak artan önemi hakkında daha fazla bilgi verirler. Artık 3 Cuma Camii ve 7 Mescitten bahsediliyordu. Tutanaklar bölgede 12 imam, 14 müezzin, 4 öğretmen ve çok sayıda müslüman-hristiyan zanaatkâr, terzi, ayakkabıcı, demirci, yorgancı, kuyumcu ve marangoz olduğunu gösteriyor.
Nevrâkop'un kazalarının köylerinde de benzer müslümanlaşma süreci görüldü. 1445 yılı Tahrir defterine göre her bölgede daha önceden müslüman yoktu. 1453/54 yılında kısıtlı sayıda gösteriliyordu. Ancak 1529'a gelindiğinde Nevrâkop'un kazalarının köylerinin %13'ü müslümandı. 1569/70'e gelindiğinde ise nüfusun %28'i müslümandı. Bu süreç şehirdekiyle aynı iki özellikle tanımlanır: 1517 yılından sonra Türklerin (yörüklerin) yerleştirilmesi ve bulgarca konuşan kırsal nüfusun bulunduğu bölgelerde islamlaşma sürecinin gelişmesi.
Nevrâkop ovasının pazarı olarak kurulan yerleşim, ilk kez 1625 yılında nüfusta şehir olarak kaydedilmiştir. Osmanlı döneminde zanaat merkezi olarak gelişmiştir. Küçük ve büyük baş hayvanların (koyun, inek vb.) çanlarının üretimiyle meşhurdu-Pirinlerin ve Rodopların koyun sürüleri için en meşhur çanlar(bu gelenek sadece burada korunabilmiştir). Eyer, semer işleme deri işleme zanaatı da oldukça gelişmişti. Kasabada 14. yy.ın ikinci yarısı süresince ve daha sonra da yıllık ticaret pazarları, büyük panayırlar gerçekleşti. Osmanlı egemenliğinin son yıllarında Selanik vilayetinin Serez (Siroz) sancağına bağlı bir kazaydı ve o zamanki adı Nevrâkop'tu. Cuma Selanik vilayetinin iki belli başlı parçası idi bir kaza-i cuma (Namı-ı diğerle Kayılar) diğeri de Cuma-i Balâ (bugünkü Blagoevgrad) idi.
1900 yılına gelindiğinde 123 köyüyle birlikte Nevrâkop'un tüm kazalarında 12.500 türkçe konuşan müslüman, 26.960 Bulgarca konuşan Müslüman ve 35.310 Bulgarca konuşan Hristiyan vardı. Ancak bu bölgede Rumlar ve Ulahlar az miktarda da olsa bulunduklarından numaralandırmada gözardı edilmiştilerdir.
93 Harbi ve Ayastefanos Antlaşmasından sonra Nevrâkop şehri, tüm Makedonya gibi, Osmanlı topraklarında kaldı. Bulgarların milli uyanış sürecinde bu bölgede faaliyet alanıydı. Ilinden uyanışı (daha sonra İç Makedonya Devrimci Örgütü) süresince Bulgar haydutu Atanas Teşovski ve Stoyan Voyvoda bölgede aktif katılım sağlamışlardır.
Nevrâkop, Bulgar milli uyanış sürecinde Osmanlı'ya en çok ayaklanan kasabalardan birisi olmuştur. Kiliseler, manastırlar, laik okullar hatta kızlar ve erkekler için ayrı okullar, umumi kültür merkezleri inşa edilmiştir. Berlin Antlaşması'na uygun olarak Osmanlı'da kalan Nevrâkop 1912 yılının ekim ayında Balkan Savaşı'nda Bulgaristan topraklarına katılmıştır.
Şehir, Selânik ve Drama'dan kaçan bir çok bulgar mülteciye kucak açmıştır.
Bilgiler vikipedi