Author Topic: Sevdiğimiz sözler, yazilar...  (Read 44512 times)

0 Members and 2 Guests are viewing this topic.

Offline daylek

  • Adviser
  • ****
  • Posts: 551
  • Gender: Female
  • pomakinka gorda sam jena... SorguluYorum
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #45 on: September 01, 2008, 22:45 »

Offline daylek

  • Adviser
  • ****
  • Posts: 551
  • Gender: Female
  • pomakinka gorda sam jena... SorguluYorum
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #46 on: September 07, 2008, 23:10 »
bayılırım şu düzenli dünyaya
kışı, yazı, baharı, güzü, gecesi, gündüzü sırayla
ağaçların kökü içerde
dalların başı yukarda
insanların aklı başında beş parmak yerli yerinde
baş, işaret, orta, yüzük ve serçe
diyelimki kalksada serçe, orta parmağa doğru yürüse
ne haddine
yahut akasyanın biri başını toprağa daldırdığı gibi bir gezintiye çıksa
merhaba kestane merhaba çam
selamunaleyküm ve aleykümselam
kimsin nesin nerelisin derken
laf açılırmı bizim akasyanın kökünden
bir uğultudur başlar rüzgarda
kökü dışarda, kökü dışarda
bayılırım şu düzenli dünyaya
kışı, yazı, baharı, güzü, gecesi, gündüzü sırayla
ağaçların kökü içerde
dalların başı yukarda
insanların aklı başında
altta ölüler
üstte diriler
gel keyfim gel, gel keyfim gel...


(melih cevdet anday) bu şiiri bana sevdiren celil yağız hocama saygılarımla :)

Offline bello

  • Adviser
  • ****
  • Posts: 588
  • Gender: Male
  • Göçler, göçler, göçler...
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #47 on: September 07, 2008, 23:15 »

Offline daylek

  • Adviser
  • ****
  • Posts: 551
  • Gender: Female
  • pomakinka gorda sam jena... SorguluYorum
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #48 on: September 19, 2008, 22:16 »
Mem nelere gark olmadı zinin ateşi için
Ferhat dağı delmedimi Şirinin düşü için
Kusur ise her saniye her yerde seni anmak
Mecnun azmı yemin etti Leylanın başı için

Gözlerinin dokunduğu her mekan memleketim
Bakı verde uzamasın gurbetim esaretim
Ahmet Arif hasretinden prangalar eskitmiş
Beni böyle eskitense prangalı hasretin

Sana yine sana yandım Nesimide dün gece
Gözlerinle yüzüleyim bend olayım hallaca
Böyle hüküm buyurmuşlar Tanrılar divanında     
Ha ben sana yollanmışım ha Muhammet miraca

cümle cihan güzellerin yüzlerine ben örsün
gözlerin balyozu oldu içerimdeki örsün
ruhumdaki fırtınalar merihi usandırdı
Nuh'a haber eyleyinde gelsinde tufan görsün

(emekçi) ;)

Offline daylek

  • Adviser
  • ****
  • Posts: 551
  • Gender: Female
  • pomakinka gorda sam jena... SorguluYorum
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #49 on: September 22, 2008, 15:24 »
"hiç kimse kendinden menkul bir ada değildir; herkes kıtanın bir parçasıdır, bütünün bir parçası; eğer deniz bir parça toprağı alıp götürse, kıta eksilmiş demektir, tıpkı sanki dağlık bir burun eksilmiş gibi, tipki sanki dostlarınızın ya da bizzat sizin bir malikaneniz eksilmiş gibi; HER İNSANIN ÖLÜMÜ BENİ TÜKETİR, ÇÜNKÜ BEN İNSANOĞLUNA BAĞLIYIM; VE O YÜZDEN GÖNDERME KİMSEYİ ÇANLAR KİMİN İÇİN ÇALIYOR DİYE; ONLAR SENİN İÇİN ÇALIYOR . "

Offline daylek

  • Adviser
  • ****
  • Posts: 551
  • Gender: Female
  • pomakinka gorda sam jena... SorguluYorum
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #50 on: September 22, 2008, 15:49 »
Nesne, gösterge, ileti, ideoloji ve zevklere ilişkin her türlü sanal üretim ve aşırı üretim yollarını kat ettik. şimdi her şey özgür, kartlar açıldı ve hep birlikte asıl sorunla karşı karşıyayız; şimdi ne yapacağız?
artık yahnızca özgürleşme simülasyonu yapmak, hızlanarak aynı yönde gidiyormuş gibi görünmek geliyor elimizden; oysa gerçekte; boşlukta hızlanıyoruz, çünkü özgürleşmenin tüm hedeflerini ardımızda bıraktık.
bütün senaryolar gerçek yada sanal olarak (Potansiyel halde) önceden vuku bulduklarından tüm bu senaryoları yeniden oynamaktan başka bir şey gelmez elimizden.
çoktan arkamızda bıraktığımız, ama yinede bir tür kaçınılmaz umursamazık içinde yeniden üretmemiz gereken ideal, düş, görüntü ve hayalleri sonsuz biçimde çoğaltarak yaşıyoruz.
simülasyon salgını ve ikincil var oluş olan simülasyona aktarılma yoluyla yok oluyor her şey.
...hiçbir şey gerçekten yansımıyor; ne aynada nede (bilincin sonsuza değin bölünmesinden ibaret olan) baş döndürücü alanda gerçekten yansıyan bir şey yok... artık ölümcül bir yok olma biçimi değil, fraktal bir dağılma biçimi vardır.
...bütün kategoriler, değerler karşılıklı olarak bir birine bulaşabilir, her alanın yerine bir diğeri geçebilir... her kategori bir geçiş evresi yaşıyor; ve her kategorinin özü, "suyun belleği" gibi saptanamaz bir iz bırakarak yok olup gidene dek eriyiğin bütününde, önce son derece büyük, ardından sonsuz küçük dozlarda çözünüyor.


(Jean Baudrillard)

Offline ayse

  • Avarage member
  • ***
  • Posts: 89

Offline Rahmie

  • Charter member
  • *****
  • Posts: 1981
  • Gender: Female
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #52 on: October 30, 2008, 22:03 »
Uyan uyan koy elini kalbine geç olmadan...
http://www.dailymotion.com/relevance/search/uyan%2Btarkan/video/x73yvk_tarkan-uyan-orjinalk-klip_music

Cok guzel Aysecigim, paylasim icin tesekkurler. Tarkan ile Orham Gencebay daha önce beraber hic duymamistim...cok beyendim sarki ve klibin anlami da cok anlamli...

gazi

  • Guest
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #53 on: October 30, 2008, 22:17 »
gerçekten güzel

Offline ayse

  • Avarage member
  • ***
  • Posts: 89
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #54 on: October 30, 2008, 23:35 »
Beğenmenize çok sevindim :). Sizin katkılarınızın yanında ufacık bişi benimki...


Offline daylek

  • Adviser
  • ****
  • Posts: 551
  • Gender: Female
  • pomakinka gorda sam jena... SorguluYorum
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #56 on: November 12, 2008, 23:18 »
:) harika ayşe ! kesinlikle duyarlılıklar üzerine nefis. ozaman duyarlılıklar üzerinden devam edelim ne dersiniz ;)

         cahillik ve bilgisizlik üzerine, doğaana moloz yığınlarını örttü bir anda. ademoğluna hatırlatıyordu, aslında nekadar çaresiz olduğunu bu yolla. herşeye rağmen insan dediğimiz, direndi yine yeniden hayata tutunmak adına. ruh direndi, yığınların bütün ağırlığına, karanlığına ve acısına. herşeye rağmen biraz ezilerek, biraz büzülerek cılız mı cılız filizlerini umutla yeşillendirdi yığınlar arasından.

12 Kasım Kaynaşlı depremi anısına...

Offline daylek

  • Adviser
  • ****
  • Posts: 551
  • Gender: Female
  • pomakinka gorda sam jena... SorguluYorum
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #57 on: December 02, 2008, 23:19 »
bilmediğim eller iter beni karanlık kuyulara yada acaba bilmediğimi sandığım ellermi...
"hah! tamam işte! içimdeki çocuğu yakaladım" dediğim anda aslında çoktan o çocuğun benden uzaklaşan ayak seslerini duyarım...
ne zaman sarı sıcak turuncuya elimi uzatsam bir anda tutlduğunu fark ederim...
ne zaman zehir yeşili dilimi konuşur duysam aslında sustuğumu fark ederim...
ne zaman gözlerimden akan sıcak beyazları hissetsem aslında çoktan çöle döndüğümü fark ederim...
ne zaman kırmızı kırmızı gülsem kaşlarımın arasında ki yaşama kızan çizgileri fark ederim...
ne zaman aynaya baksam bu ben değilim derim, aslında ta kendisiyim.
evet tam olarak o yansıma benim, benim olmadığını fark ettiğim herşeyle bana benzeyen benim...   

Offline daylek

  • Adviser
  • ****
  • Posts: 551
  • Gender: Female
  • pomakinka gorda sam jena... SorguluYorum
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #58 on: December 22, 2008, 15:17 »
İçimde, katlanarak büyüyen huzursuzluk
Eskiye yüz tutmuş ruhumu kanırtır...
Dünden kalmış kırıntı bir acıya
Merhaba der gibi.

Yüzümü çevirdim semaya

Güneşin gölgesini içinde emziren
Boncuk mavisi bulutlara bakarken
Kulaklarımda çınladı yağmur sesi...
Acıdan kıvranan iniltiler eşliğinde
Usul usul damla düştü gökyüzünden

Çatlamış toprağa...

Elimde kalem ile yazarken
Eşe dosta dağıtır gibi
Kırmızılar, beyazlar kopardım gökkuşağından...
Sarıları güneşten
Mavileri gökyüzünden çaldım
Ve sonra
Sayfalarıma ektim, biçtim...

Belki birazda gülümserim diye

Gülüm/serken...

Güneşi içine saklayan
Ve her biri bir güneş tanrıçası gibi olan
Güneşe inat Ay yüzlü günebakanlar vardır ya
Hani çatlamış toprağa sımsıkı tutunan
Semaya dönen yüzümle
Biraz da onlara benzerim.
Sakin ve huzurlu yüzünü gösteren güneşe
Anlık tebessümler ederim.

Peki ya güneşi olmayan soluksuz ve uzun gecelerde?

Böyle heybetli,ürkütücü ve kapkara gecelerde
Dünyanın dört bir tarafından
Ayakta durmaya çalışan kimsesizlerin
Tiz çığlıklarını duyarım
Çok uzak diyarlardan
Gelip bedenime yapışan
Her hücreme yavaş yavaş işleyen...

/Acı çeken ruhların geceyi yırtarak
Kulaklarıma akan kara kara sesleri!/

Uzun ve yorucu insan kalabalıklarının
Her zamanki gündelik koşuşturmacaların
Ve yaşam mücadelelerinin sıradan karmaşasında,
Mutlu ve huzurlu olduğunu sanan
Her birimizden farklı alarak;
Hayatları avuçlarının arasından kayıp giden
Kaybeden insanların
Bütün sesler sustuğunda,
Geceyi yırtan çığlıklarıdır onlar...

Peki;

Kimler duyar onları?

(hiç kimse/ler)

Yazan: Dilek Karaağaç & Bülent Kaya

Offline NeYzEn..

  • Member
  • **
  • Posts: 20
Ynt: Sevdiğimiz sözler, yazilar...
« Reply #59 on: January 01, 2009, 14:27 »
ben bu kalemin her karalamasını bilirim...