Türkçe > Pomakça şarkılar (pesna)
Manisa Şenlikler- Sarnitsa Yöresi САРНИЦА
Pomakinq:
Сърница е най-голямото от всичките изброени селища. Има язовир и невероятна борова гора(планина)всъщност е обгърнато от планината. Хората са много добри и трудолюбиви.
Едно от малко останалите селища, което е запазило традициите си и рода си(на практика всички си остават в селището и се женят и омъжват пак за хора от там си, доста стриктно спазват исляма и традициите си и от сърце посрещат гости и приятели от всякъде).
Град Сърница е идеално място за почивка, риболов и туризъм (там доста съм почивала и Ви уверявам, че е така наистина), само пътят беше в реконструкция и е доста лош.
JAKSON1001:
zdr mnogo hubavi pesniçkisi slojil mersiakoimaş oşte nqmadae loşo asgi obiçam mnogo
halikan:
Edno malko krasivo grad4e,tuk e roden i glasat na Rodopite Nikolay Slaveev,tuk navremeto sa idvali yurucite skotovadi ot Anadola,tuka letuvali s mnogobroynitesi stada,parvoto ime na Sarnica e 6abanli na imeto na yuruk 6aban,edin ot parvite zaselnici
bogutevolu:
--- Quote from: halikan on July 10, 2008, 20:41 ---Edno malko krasivo grad4e,tuk e roden i glasat na Rodopite Nikolay Slaveev,tuk navremeto sa idvali yurucite skotovadi ot Anadola,tuka letuvali s mnogobroynitesi stada,parvoto ime na Sarnica e 6abanli na imeto na yuruk 6aban,edin ot parvite zaselnici
--- End quote ---
Pomakların kökeni konusunda şimdiye kadar edindiğim bilgilerden kaynaklanan kanaatimi doğrulayan bir kanıt... Çünkü ben Pomakların genellikle Bulgarlar ile Türklerin içiçe yaşadığı bölgelerde ortaya çıkmış olmasını karşılıklı etkileşim olarak görüyorum. Buna göre Bulgarlardan kimileri müslüman olmalarına rağmen hiç türklerle karışmamış olabileceği gibi; bir bölümünün bir çok yerde türklerle yapılan evlilikler sonucu karıştığını düşünüyorum. Aslında evlilikler yoluyla karışmış olsun yada olmasın sonuç; yani karşılıklı bir etkileşimin olduğu sonucu değişmez.
Özellikle 19. YY Balkan tarih haritalarında yer alan türk nüfus alanlarından Dospat yöresindeki geniş Türk bölgesi işte bu önceki ismi Şabanlı sonraki ismi Sarnıç- Sarnitsa olan yerleşimle kanıtlanmıştır. Zaten Bulgar nüfus sayımlarında pomakların yanısıra hala bir çok türk yerleşiminin istatistiksel olarak belirtilmesi; Osmanlı zamanında Anadoludan yerleştirilen türklerin varlığını gösteriyor. Diğer yandan 16. YY haritaları Türk iskan siyasetinde Rodoplara türklerin -henüz- yerleştirilmemiş olduğundan başka bir şeyi göstermemektedir. Bu durumda yörüklerin konar göçer olarak Rodop içlerine zaman içinde nüfuz ettiklerini ortaya koymaktadır.
Bu nüfuzun izlerini biz Bogutevo köyünün 16. yada 17. YY da karışık olmasına karşın 1703 yılındaki kayıtlara göre artık tümüyle müslüman bir köy haline dönüşmüş olmasında görebiliyoruz. Kilise kayıtlarına göre Türklerin dışarıdan gelip köylülerden aile üyelerinden birisini müslüman yapmış olmaları bu etkileşim, nüfuz, yayılma, benimseme yada kültürel transformasyon sürecinin-kilise bakış açısının önyargılarını da hesaba katmak şartıyla- takip edebiliyoruz. Kilisenin zorla müslümanlaştırmanın kanıtı diye öne sürdüğü şey aslında zorlama olmadığının kanıtıdır. Onlara göre aileden sadece birisini müslüman yapıyorlarmış. Böylece aileleri parçalıyorlarmış.. Halbuki zorla müslüman yapan adamlar ailenin yada köyün tümünü de zorla müslüman yapar. Demek gerçek şudur: Bulgarlar ile Türklerin sosyal ilişkileri esnasında bazı Bulgarlar müslümanlığı benimsiyor. Bu ilk müslümanlar da kendi aileleri içinde İslam dinini benimsetme çabası içine giriyor. Bakıldığında müslümanlaşma süreci 100 yıl, bazen daha uzun sürmüştür.
Özellikle Çepino bölgesinde Osmanlının kılıç zoru ile halkı müslüman yaptığı biçimindeki olayı araştırmak istiyorum. Bu konuda bilgisi olanlar bizimle paylaşsın. Bir isyanın bastırılması olayı acaba toplu müslümanlaştırma olarak mı takdim edilmek isteniyor ? Osmanlının zulüm yapmadığını zaten kimse iddia edemez. Osmanlı kendi güvenliğini sağlamak için gerektiğinde padişahlar işe önce kendi kardeşlerini öldürmekle başlamışlardır. Anadoluda daki iç güvenlik gerekçesiyle yüzbinlerce kimsenin kılıçtan geçirilmesi bir Osmanlı politikasıdır. Çepino bölgesi ve Çepintsi köyleri bile Anadoludan zorunlu iskanın kanıtlarıdır. Pomakların içinde az da olsa Alevi inançlı olanların varlığı bunu göstermektedir.
16. YY da Rodopların kuzey ve güney eteklerine yerleştirilmiş olan Türk köylerinden bir kısmı - Batı Trakyadaki Kozluca köyü örneğinde olduğu gibi- o zaman Yörük köyü olarak kayıt edilmişken 19. YY a gelindiğinde Pomak köyü olarak karşımıza çıkmaktadır. İşte bu süreç bir kısım Türklerin ve Bulgarların karşılıklı etkileşime girerek Pomak kültür formu oluşturduğunu ortaya koymaktadır. Bu konuda yapmak istemediğim şey ise "Pomaklar eşittir şu yada bu" demek istemem. Bana göre "Pomak ravno na Bulgarin" yanlıştır. Yönlendirici politik bir manipülasyondur. Zaten Pomakların çoğu böyle bir yönlendirmeyi istememektedir.
Benim şimdilik kanaatim budur. Bilim ucu açık bir düşünce sürecidir. Kendi tezimi ben Pomaklaşma, Bulgarlaşma ve Türkleşme kavramlarıyla açıklıyorum. Toplumlar durağan değildir. Sürekli değişirler. Devletlerin kendi iç ve dış politikalarına göre toplumlar sürekli evrim geçirir. Yada açıkçası her devlet kendi toplumunu oluşturan alt kültürleri kendi amaçlarına göre dönüştürmeye çabalar. Şimdi bu bilinçli transformasyon stratejilerine göre Pomaklar ya kendi kaderlerini olumlu olmak şartıyla aktif eylemleriyle kendileri belirleyecekler yada pasif karakterli davranış modeliyle; Türkiyede "Pomak eşittir Kuman Türkü", Bulgaristanda "Pomak eşittir Bulgar" tanımları altında tranforme olacaklardır. Seçim Pomakların...
Değişmek şart ama var kalarak değişmek lazım.. Sert rüzgarlar esse de yola devam etmek lazım.. Belki bu yeni kurulan Pomak Partisi bu yönde bir umut olabilir.
daylek:
oldukça mantıklı bir çıkarım gibi görünüyo ve şahsım adına kesinlikle katıldığımı söylemeden sadece okuyup geçemeyeceğim. daha önceki söylemlerimde de aynı şeyler vardı zaten, eğer söylemlerim içinden cımbızla kelime çıkartılmazsa tam olarak bu. Balkanların sadece, geçirdiği tarihi sürece bakılması bile bunu açıkça gösteriyor. Her zaman söylediğim gibi Balkanlar pek çok etnik tapluluğun tarih içinde geçiş yaptığı noktadır, burdan yola çıkarak bile aklı selim her insan ne söylenmek istediğini anlayabilir. Kaldıki bogutevolu'nun da dediği gibi ismimiz bile kökten değil soradan gelen bir isimdir, durup düşünmek gerekmezmi neden sonradan geldiğini? bununla birlikte alanım değil ancak sadece safiyane bir öğrenme isteğiyle yaptığım araştırmalarda bulduklarımda hem bulgar kültüründen izler hem türk kültüründen izler bize kültürel ögeler olarak geri dönmüştür yani pomak kültürü bir sentezdir. Sadece saf bir ırkın devamı olduğumuzu iddağa etmek bence fanatizimdir. Şunda pekte açıklamak istemediğim benim için önemli olan bulduğumu düşündüğüm iki üç ip ucu bile bana bunu açıkça göstermektedir.
Saygılarımla.
Navigation
[0] Message Index
[#] Next page
[*] Previous page
Go to full version